Beyin cerrahisi, beyin ve sinir sistemini kapsayan oldukça stresli ve zorlu bir tıp dalıdır. Beyin cerrahisi ameliyatları genellikle 5-14 saat arasında sürmektedir. Bu alan, büyük dikkat ve deneyim gerektiren bir uzmanlık dalı olarak bilinir. Diğer ülkelerde mesleki olarak oldukça ileri seviyede olan bu bölüm, ülkemizde ise nispeten daha az ilgi gören bir alandır.

Beyin cerrahisine olan ilginin düşük olmasının nedenlerinden biri, yeterli olarak görülmeyen maaşlar olmuştur. Ancak, son yıllarda teknolojinin gelişmesi ve ilerleme göstermesiyle birlikte beyin cerrahisi cazip hale gelmiş ve daha çok tercih edilmeye başlanmıştır.

Beyin cerrahisinin ilgilendiği hastalıkları şu şekilde gruplandırabiliriz:

Beyin tümörleri, genel olarak sinir sistemi dokularından oluşur. Sinir sistemini tutan tümörleri şu şekilde sıralamak mümkündür:

Bel ve boyun fıtıkları, omurlar arasında yer alan sinirlerin arka yana doğru fıtıklaşması sonucu ortaya çıkar. Omurga travmaları ise omurgaların kırılması ve buna bağlı olarak oluşan ufak kırıklardan kaynaklanan şekil bozukluklarıdır.

Özet olarak, beyin cerrahisi vücudumuzun işleyişinde kritik bir rol oynayan beynin olumsuzluklarını gidermekle yükümlü olan çok önemli bir tıp dalıdır. Sürekli ilerlemesi ve gelişmesi gereken bir alandır. Teknolojik ilerlemelerle birlikte beyin cerrahisinin gelecekte daha da önemli hale gelmesi beklenmektedir.

Beyin cerrahisinde kullanılan bazı ileri teknolojiler ve yöntemler şunlardır:

Bu teknolojik ilerlemeler, cerrahların daha hassas ve etkili müdahalelerde bulunmasına olanak sağlamaktadır. Beyin cerrahisi, bu yenilikçi yaklaşımlarla daha güvenli ve başarılı hale gelmektedir.