Beyin tümörleri, kafadaki normal hücrelerin anormalleşerek büyümesi sonucunda iyi huylu veya kötü huylu olarak sınıflandırılan yapılardır. Beyin tümörleri, yeni doğan çocuklar da dahil olmak üzere her yaş döneminde görülebilir. Özellikle orta yaş ve sonrasında, kanserli beyin tümörü hastalarının büyük bir kısmında kanserin yayılması sonucunda hastalık başa çıkılamaz hale gelir. Oluşan kitle, beyin içinde basıncın artmasına neden olarak beyne sürekli baskı yapmaya başlar ve çeşitli olumsuz semptomlar ortaya çıkar. Beyin tümörlerinin erken teşhis edilmesi, çoğu kez hastanın yaşamını sürdürmesine olanak tanır. Beyin, baskı altında olağan yapısını kaybederek fonksiyonlarını yerine getiremez hale gelir ve bazı belirtiler söz konusu olabilir. Bu belirtilerden en belirgini şiddetli baş ağrılarıdır.

Baş ağrısı, beyinde tümör olan kişilerin ancak yüzde altmışında görülmektedir. Hastalar, ağrının son birkaç ayda ortaya çıktığını ve günbegün şiddetlendiğini belirtmektedirler. Anlayacağınız üzere, baş ağrısı kişinin ve hastalığın evrelerine göre ağrı şiddetini artırmaktadır. Bu ağrıların tümörden mi yoksa başka bir etkiden mi kaynaklandığını ancak hastaneye gidip test yaptırdığınızda anlayabilirsiniz; her başı ağrıyan beyin tümörü hastası değildir. Baş ağrısı ve bulantı, kusma ile bulunması, özellikle birkaç gün veya haftadır mevcut durum devam ediyorsa önemlidir. Ancak burada baş ağrısı ve bulantının uzun zamandır mevcut olması, migren ağrısıyla karıştırılmamalıdır. Daha önce belirttiğimiz gibi, çift görme veya görme bulanıklığının yaşanması, baş ağrısı ile veya baş ağrısı olmaksızın meydana gelen bulanık görme ve çift görmenin artması beyin tümörlerinin ilk belirtilerindendir.

Kol ve bacakta kuvvetsizlik, son dönemlerde ortaya çıkan vücudun sağ veya sol yarısında uyuşmalar meydana gelmektedir. Ellerde kuvvetsizlik, uyuşukluk ve sakarlıklar görülmektedir. Yürürken dengesizlikler meydana gelebilir; bu da beyincik tümörünün belirtisi olabilir. Baş ağrısı ve tümör konuşma bozukluğuna neden olmaktadır ve konuşamama, anlama zorluğu, konuşurken söylemek istediğinin tam tersi bir cümle söylemesi veya yanlış ifadeler kullanması ya da peltekleşerek konuşması beyin tümörlerinin sebeplerindendir. Beyin tümörüne sebep olabilecek sara nöbetleri; kişi bilinç kaybı yaşayarak istem dışı gerilmeler, panik atak biçiminde olumsuz hissetme, epilepsiye benzer belirtiler verir. Bilhassa yirmi yaş sonrasında meydana gelen bu tarz krizler, aksi ispatlanana kadar beyin tümörüne bağlı olarak kabul edilerek araştırılmalıdır.

Hipofiz bezinin hormon salgılaması sonucu sinirlere baskı yaparak hastalık oluşan kişide görme bozukluğuna neden olmaktadır. Belirtileri, vücudun bazı bölgelerinde değişmelerin yaşanmasıdır. Menenjiyomların en büyük belirtisi, tahammül edilemeyecek derecede kişinin başının ağrıması ve sürekli olarak sıçrama krizlerine girmesidir. Beyin zarı tümörü, kişinin işitme duyusunu tamamen alt üst etmektedir.

Beyin dokusuna ait kötü huylu tümörler, ameliyatla alınsa bile yeniden üreyebilir ve kişinin ölümüyle sonuçlanabilir. Kısacası bu beyin tümörlerinin en büyük belirtisi şiddetli baş ağrıları ve denge kayıplarıdır. Kişi, eğer bu belirtilerin %50'sine bile rastlıyorsa hemen hastaneye gidip bir an önce tedavisini yaptırmak zorundadır. Aksi takdirde geçen her süre, kişinin yaşamından bir gün daha almaktadır.